Mersin.

Adam Kayalar,

Mersin’in Erdemli ilçesinde bulunan Adam Kayaklar, Mersin’deki turistik noktalardan bir tanesidir. Anadolu’da eşine rastlanmayan bir tarihi değer Adam Kayaklar, turizm değerini her geçen gün arttırıyor.

Adam Kayalar, M.Ö. 1.yüzyıl ile M.S. 2.yüzyıl arasında yapıldığı tahmin edilen büyük boyutlardaki insan kabartmalarıdır. Türkiye’nin önemli tarihi eserlerinden olan Adam Kayalar bölgesinde; 11 erkek, 4 kadın, iki çocuk, bir dağ keçisi ve bir Roma Kartalı kabartması yer alıyor.

Kutsal alan olarak nitelendirilen Adam Kayalar’da yer alan kabartmaların, o dönemin ileri gelenlerinin veya komutanlarının ailesi ve çocuklarına minnet olarak yapıldığı düşünülmektedir. Anadolu’da buna benzer yapılar, kaya mezarları veya kral mezarları olarak karşımıza çıkıyor. Fakat bu kabartmalar, eşine az rastlanır bir görüntü oluşturuyor.

Mersin Astım Dilek Mağarası

Mersin’de gezilecek yerlerin yoğunlukta olduğu Silifke ilçesinin turistik noktalarından biri de Astım Dilek Mağarası’dır. Daha önce sitemizde tanıttığımız Cennet ve Cehennem Çukurları‘nın bulunduğu yere yaklaşık 400 metre mesafede bulunan Astım Mağarası, Türkiye’nin doğal harikalarından biri olarak ön plana çıkmaktadır.

Yaklaşık 500 metrelik bir derinliğe sahip olan mağaranın tavanından akan su damları, ziyaretçileri serinletmektedir. Cennet Cehennem Obrukları’nın Yunan Mitolojisinde yer aldığı gibi, bu mağarada Ejderha Typhon’un yaşadığı yer olarak geçmektedir.

Bölgede turizm gelişmeden önce, Astım Dilek Mağarası’na girmek isteyen ziyaretçiler, çıralarla yakılan ateşleri veya el fenerlerini kullanarak mağaraya giriyordu. Günümüzde ise mağaranın ışıklandırması ve ziyaretçi yolu düzenlenmiştir.

Yıllar içerisinde oluşumunu tamamlayan Astım Dilek Mağarası’nda, su damlaları kalkerli yapıda sarkıtlar oluşmasını sağlamıştır. İç kısmı üç bölüme ayrılan mağaranın bölümleri; dilek, şifa ve huzur bölümleridir. Yaz-kış sıcaklık ortalaması 18 C derece olan mağaranın nem oranı ise %90’dır. Mağara içerisindeki havanın, astım hastaları için doğal bir tedavi ortamı oluşturduğu belirtilmektedir. Mağaranın bu tedavi edici yapısı, adının Astım Mağarası olarak anılmasını sağlamıştır. Ayrıca bölgeye gelen ziyaretçilerin inanışına göre, bu mağarada tutulan dilekler, gerçekleşmektedir. Bu durum mağaranın Astım Dilek Mağarası olarak adlandırılmasına neden olmuştur.

Bu mağara için kullanılan isimlerden biri de Köşekbükü’dür. Buraya Köşkbükü Mağarası denilmesinin sebebi, mağaranın bulunduğu yerde bulunan dar patika yollardır. Devenin geçemediği, hatta köşek olarak adlandırılan deve yavrusunun dahi geçemediği bu büklere, iki kelimenin birleşmesiyle Köşekbükü denilmiştir.

Cennet ve Cehennem Obrukları, Mersin

Mersin’de gezilecek yerler arasında yer alan en önemli alanlardan birisi de Silifke ilçesinin Narlıkuyu bölgesinde bulunan Cennet Cehennem Obrukları’dır. Cennet ve Çöküntüleri veya Cennet Çöküğü, Cehennem Çukuru da olarak bilinen bu derin mağaralar oldukça fazla ziyaretçi çekmektedir.

Doğal yollarla oluşan Cennet ve Cehennem Obrukları, tarihi değerlere de sahiptir ve Yunan Mitolojisi’nde geçmektedir. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından müze haline getirilen Cennet ve Cehennem Obrukları arasında 80 metre kadar bir mesafe bulunmaktadır.

Cennet Obruğu

Yaklaşık olarak 135 metre derinliği bulunan Cennet Obruğu, Cehennem Çukuru’nun 200 metre kadar güneybatısında bulunmaktadır.Kuzey yamacı oldukça dik olan bu obruk, karstik bir mağarası sistemi içerisinde yer alan bir galerinin tavanının çökmesiyle oluşmuştur.Cennet Çukuru’nun alt kısmında doğru inen bir merdiven bulunmaktadır. Bir çoğu Antik dönemden kalan bu merdivenin 452 basamağı bulunmaktadır. Cennet Obruğu’nun tabanına ulaştıktan sonra yaklaşık 260 metre uzunluğundaki bir mağara ile karşılaşıyorsunuz. Mağaranın girişinde ise küçük bir kilise yer alıyor. Cennet Obruğu’nun alt kısmında yer alan bu kilisenin girişinde yer alan 4 satırlık kitabeden, kilisenin 5.yüzyılda Paulus ismindeki dindar bir kişi tarafından Meryem Ana’ya ithafen yaptırılmış olduğu belirtilmektedir. Bu kiliseye merdivenlerin 300. basamağında varılmaktadır. Kiliseden aşağıya doğru devam edildiğinde bir mağaraya girilmektedir. Mağaranın sonunda ise yeraltı deresinin sesleri duyulmaktadır.

Cehennem Obruğu

Cennet Obruğu’nun yanında bulunan Cehennem Obruğu, yaklaşık 110 metre derinliğe sahiptir. Cennet Obruğu ile aynı nedenden dolayı karstik yer altı suyunun açmış olduğu mağaranın tavanının çökmesi nedeniyle oluşmuştur. Cennet Obruğu’ndan farklı olaran Cehennem Çukuru’na inilememektedir. Bunun nedeni, kenarlarının iç bükey olması ve Cennet Çukuru’na göre hem daha dar hem de daha dik olmasıdır. Cehennem Obruğu’nun içerisinde sadece özel dağcı ipiyle yada esnek merdiven ile inip çıkmak mümkündür.

Yunan Mitolojisi’ne göre Zeus, alevler saçan yüz başlı ejderha Typhon ile bu noktada savaşmıştır. Typhon’u yenen Zeus, onu Etha Yanardağı’nın altına sonsuza dek mahkum etmeden önce, Cehennem Çukuru’nda bir süre tutsak etmiştir.

Mersin Kayacı Vadisi

Kayacı vadisi Erdemli ilçesinin sınırları içerisinde bulur, coğrafi  güzelliğiyle bilinmektedir. Vadinin sahip olduğu yeşillikler, insana huzur vermektedir. Aynı zamanda Vadi içerisinden geçen Limonlu Çayı, vadiye ayrı bir huzur katmaktadır. Kayacı Vadisi dışarıdan gelen turistlerin büyük ilgisini çekmektedir. Bu nedenle bu vadinin her yıl bakımları yapılmaktadır. Kayacı Vadisi’ne yürüyüşler yapılabilirken, piknik alanları da kullanılmaktadır. Adana ve Mersin illerinden gelenler günübirlik ziyaret yapabilmektedir. Vadinin içerisinde bulunan Limonlu Çayı’nın özelliği 130 kilometre uzunluğunda olması ve Akdeniz’e dökülmesidir.

Kayacı Vadisi Mersin’e gezmeye gelenlerin mutlaka görmesi gereken coğrafi güzelliklerden biridir. Vadinin içerisinde akan çayın buz gibi suyu, derenin kenarında ki ağaçlarnı sık ve güzel olması, insanların huzur ve keyifle vakit geçirebileceği saatlere aracılık yapmaktadır. Vadinin kenarında bulunan çok sayıda lokanta dışarıdan gelen turistler için hizmet vermektedir. Lamos Kanyonu olarak bilinen Kayacı Vadisi Doğa tutkunlarının mutlaka görmesi gereken yerlerdendir. Bu vadide heyecanlı yürüyüş yolları değişik bitki türleri ve hayvan çeşitleri bulunmaktadır. Bunun yanında balık tutma, Kaya tırmanışı yapma, piknik yapma, fotoğraf çekme, avlanma ve kamp kurma gibi imkanlarda bulabilirsiniz.

Mersin Silifke Aya Tekla Kilisesi

Mersin ili Silifke ilçesinde bulunan ve Hristiyanların en eski merkezlerinden olan Aya Tekla Kilisesi de bunlardan biridir. Hristiyanlığı yaymak için eylemler yaparken bu mağaraya sığınan Azize Tekla, mağarayı gizli bir ibadet yerine çevirmektedir. 4. Yy’ dan sonra kiliseye çevrilen bu yapı günümüzde merdiven yardımıyla inilerek ulaşılmaktadır. Çevresinde bulunan hamam, sarnıç ve sur kalıntıları turistlerin ilgi odağı olduğu yerlerdendir. Diğer bir adıyla Meryemlik olarak da bilinen bu kilise Hristiyanlık resmen kabul edildikten sonra işlevsel hâle gelmiştir. Azize Tekla’ya adanan üç harfli nefli kilisenin bir bölümü halen sağlam bir şekilde durmaktadır. Çok uzak mesafelerden bile göze çarpan bu bölüm, kilisenin tamamı hakkında bilgi ve fikir edinmemizi sağlamaktadır.

Konyalı (Iconiumluların) ve güzel bir kız olan Tekla, Tarsuslu Paulus’un vaazlarını dinleyerek etkilenmiştir. Çok tanrılı inancından vazgeçmiş ve Silifke’ye yerleşmiştir. Bu vazgeçişiyle birlikte hem ailesinin hem de Konya’nın nefretini kazanmıştır. Hristiyanlığı kabul ettikten sonra Tekla, Iconium’da ve Psidia Antiochiası’nda( yalvaçlar) yöneticileri tarafından idama mahkûm edilse de mucizevi gelişmelerle ölümden kurtulmuştur. Bu mucizevi ölümden kurtulan Azize Tekla çevresine mucizevi şifalar dağıtan bir özellikle tanınmıştır.

Kilise duvarlarında çizilen hiyeroglifler Tekla’nın bu mucizelerini anlatır şekildedir.

Silifke Aya Tekla Kilisesi.

Silifke’nin Tarihi güzellikleri içersin de mucize olarak da bilinen Aya Tekla kilisesi Silifke Merkeze 4 km uzaklıkta olup ulaşımlar otobüsler, tur şirketleri, otobüsler ve yürüyüşle yapılmaktadır.

Tisan, Silifke, Mersin

Mersin’in Silifke ilçesine bağlı Tisan Koyu, bu bölgeyi bilenler tarafından ‘’Saklı Cennet’’ olarak adlandırılmaktadır. Yeşilovacık beldesi sahilinde yer alan Tisan Koyu, denizi ve yemyeşil doğası ile buraya gelen turistleri büyülüyor.

Akdeniz’in Saklı Cenneti olan Tisan, çok güzel bir kumsala sahip. Tisan’da denizin, doğanın ve tarihin keyfini çıkartabilirsiniz.

Tisan adıyla bilinen bölgenin tarihteki Aphrodias’tır. Doğu ve Batı bölgelerinde olmak üzere iki adet limanı bulunan Aphrodisias İ.Ö. VII yüzyılda kurulmuş bir Yunan kolonisidir. İ.Ö. IV. yüzyılda Pers satraplığının bir parçası olan kent, satrap Pharnabazos yönetimi altındayken (İ.Ö. 379-374) gümüş sikkeler bastırıldı. Aphrodisias önemini, Hellenistik dönemde kaybetti. Roma Döneminde sikke basımı gerçekleşmedi ve Papazlık merkezi olmayan kent Erken Bizans Döneminde ise ”polis” (kent) statüsünü kaybetti. Kentteki kilise ve kale kalıntılarında halen birçok medeniyetin izleri görülebiliyor.